•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Türkiye'de Strep-A vakalarında artış uyarısı

Türkiye'de Strep-A vakalarında artış uyarısı

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 1217
  • Sağlık

Türkiye'de Strep-A vakalarında artış uyarısı

Çiftçi, İngiltere başta olmak üzere Avrupa'da vaka sayılarında artış görülen, Türkiye'nin de içinde olduğu bazı ülkelerde çocuk ölümlerine neden olan Strep-A bakterisinin yol açtığı enfeksiyona ilişkin bilgileri paylaştı.

Strep-A'nın bakteriyel bir enfeksiyon olduğunu aktaran Çiftçi, bunun toplumda "beta" olarak da bilinen ve uzun yıllardır görülen bir enfeksiyon olduğunu vurguladı.

Çiftçi, salgın döneminde önlemlerin etkisiyle Strep-A ile daha az karşılaşıldığını belirterek, "Pandemi sonrasında diğer solunum yolları enfeksiyonları gibi Strep-A hastalığını da daha sık görmeye başladık. Strep-A esasında çoğunlukla bademcik iltihabı tablosuna yol açıyor. Hastalığı tanıması da oldukça kolay, çocuklarda ateş, boğaz ağrısı, yutma güçlüğü, baş-karın ağrısı, kusma gibi belirtilerle seyrediyor." diye konuştu.

"Zamanında tedavi edilmezse ağır klinik tablolara neden olabiliyor"

Prof. Dr. Çiftçi, hastalığın zamanında tedavi edilmesinin önemine işaret ederek, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Strep-A zamanında tedavi edilmezse daha ağır klinik tablolara neden olabiliyor. Bazı çocuklarda boğaz enfeksiyonuyla birlikte halkımızın 'kızıl' hastalığı dediği cilt döküntüsü oluşabiliyor. Bunun haricinde 'streptokoksik toksik şok sendromu' veya 'nekrotizan fasiit' dediğimiz ciltte yumuşak dokularda ciddi klinik tablolara yol açabiliyor. Bütün vücudu etkileyen oldukça ağır bir tabloyla seyreden dolaşım bozukluğu görülebiliyor. Fakat bunlar nadir karşılaşılan durumlar."

Bağışıklığın düşmesinin ağır hastalığa neden olduğu düşünülüyor

Çiftçi, geçmiş yıllara kıyasla hastalığın tablosunda herhangi bir değişiklik olup olmadığına ilişkin, "Pandemide izolasyon koşulları altındaydık ve birçok hastalığı az görüyorduk. Bu dönemde çok sayıda çocuğun bu hastalıkları geçirmemesi çocukların bağışıklık sisteminin yeterince uyarılmamasına yol açtı. Bu durum ve pandemi sonrası önlemlerin kaldırılmasıyla çok sayıda virüs enfeksiyonunun dolaşımda olmasının Strep-A sorununu ağırlaştırdığını düşünüyoruz." değerlendirmesinde bulundu.

Özellikle Batı ülkelerinde şu an Strep-A kaynaklı ciddi bir vaka artışı yaşandığına dikkati çeken Çiftçi, şunları kaydetti:

"Batı ülkelerinde Strep-A vakalarının bir kısmında ölümle sonuçlanan durumlar yaşandı. Bu aslında bizim için de uyarıcı bir durum çünkü Strep-A dünyanın her tarafında görülen bir bakteri ve benzer klinik tablonun ülkemiz dahil dünyanın başka yerlerinde görülme ihtimali var.

Şu anda da maalesef bunun işaretlerini görmeye başladık. Strep-A vakalarında sayıca oldukça artış var. Bunun yanında dünya, Strep-A'nın invaziv ve daha tehlikeli klinik formlarını biraz daha sık görmeye başladı. Ülkemizde de bu yönde veriler oluşmaya başladı. Bu nedenle çok daha dikkatli olmamız gerekiyor. Önceki klinik dönemlere göre daha ciddi bir sorunla karşı karşıya olduğumuz anlaşılıyor."

"Ülkemizde Strep-A vakalarında artış var"

Prof. Dr. Ergin Çiftçi, Türkiye'deki vaka artışlarına ilişkin, "Ülkemizde Strep-A bildirimi zorunlu hastalıklardan biri değil ama meslektaşlarımız ve kendi gördüğümüz vakalardan biliyoruz ki Strep-A vakalarında bir artış var. Hastalığın invaziv tipleri dediğimiz ağır formlarında da artış yaşandığını biliyoruz. Streptokoksik toksik şok sendromu, kızıl, nekrotizan fasiit ve zatürre gibi hastalığın daha ağır klinik formlarını görüyoruz." bilgisini paylaştı.

Solunum yolu enfeksiyonlarının şu an çok daha sık görüldüğünün altını çizen Çiftçi, Strep-A'nın aslında yıl boyu ortaya çıkabildiğini ama solunum yolu damlacıklarıyla bulaştığı için kış döneminde daha çok görüldüğünü anlattı.

"Ateşi çıkan her çocuk mutlaka değerlendirilmeli"

Prof. Dr. Ergin Çiftçi, ailelere de hastalığa ilişkin şu uyarılarda bulundu:

"Ateşi çıkan, hasta olan her çocuk mutlaka doktoru tarafından değerlendirilmeli. Hekimler Strep-A'yı son derece iyi tanıyor, bununla ilgili tanı testleri var. Strep-A antibiyotiklerle tedavi edilebilen bir hastalık. Doktorlar, Strep-A'yı düşündüğünde bununla ilgili uygun tedaviye doğrudan başlayabilecektir. Aileler, çocukların ilaçlarını mutlaka önerildiği şekilde kullanmalı.

Hastalık, antibiyotiklerle çok kolay tedavi edilebiliyor. Çoğunlukla, ilk 24 saat içinde ateş düşüyor ve hastalığın bulaşıcılığı da kayboluyor. Fakat verilen tedaviye rağmen ateşi düşmeyen, genel durumu kötüleşen ve özellikle döküntüsü bulunan çocuklar mutlaka yeniden doktora götürülmeli."

"Çoğunlukla 5-15 yaş aralığındaki çocuklarda görülüyor"

Streptokoksik toksik şok sendromunun çok nadir yaşandığını belirten Çiftçi, bunun vücutta döküntü ve çocukların genel sağlık durumunun bozulmasıyla ilerleyen ağır klinik tabloya yol açtığını ve bu durumdaki çocukların hastaneye yatırılarak tedavi edilmesi gerektiğini söyledi.

Çiftçi, "Strep-A çoğunlukla 5-15 yaş aralığındaki çocuklarda görülüyor, 3 yaş altındaki çocuklarda ve erişkinlerde de daha az karşılaşılıyor." dedi.

"Solunum yolu enfeksiyonları nedeniyle hastaneye yatış oranları arttı"

Prof. Dr. Çiftçi, hastane başvurularında bir artış olup olmadığına ilişkin de şu bilgileri paylaştı:

"Şu an solunum yoluyla bulaşan hastalıkları çok yaygın şekilde görüyoruz. Bir taraftan COVID-19 devam ediyor, bunun dışında influenza, RSV, adenovirüs gibi virüsleri oldukça yaygın şekilde görüyoruz, bunlar hastane başvurularını artırmış durumda.

Çocukların bir kısmında virüs enfeksiyonlarından sonra bazen virüse bağlı bazen de ikinci bakteri enfeksiyonları şeklinde zatürreyi görüyoruz. Bu nedenle hastane başvuruları ve hastaneye yatış oranları çok artmış durumda. Strep-A vakaları da var ama yatan hastalar açısından sayıca çoğunlukta olduğunu söyleyemeyiz."

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Rinoplasti sonrası yüzdeki morluk ve şişlikler...

    Rinoplasti sonrası yüzdeki morluk ve şişlikler...

    Kişinin doku özelliklerine göre değişse de, burun estetiği sonrası genellikle yüzde kısa süreli morluk ve şişlik oluşabilir. Ameliyat sonrası 3 gün buz tatbiki şişliği önemli ölçüde azaltır. Da...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize NöbetlerJeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi ...

  • Prof. Dr. Murat Gönenç

    MİDE KANSERİ

    MİDE KANSERİ

    Mide kanseri, sindirim sisteminin en sık görülen kanserlerinden biridir. Yaklaşık 30 yıl öncesine kadar mide kanseri dünyada en sık rastlanılan kanserlerden biriydi. Son zamanlarda sıklığı a...

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    İMS (Kuru İğne Tedavisi) Nedir ?Şekil olarak akupunktura çok benzeyen ama uygulamalarda farklılıklar gösteren, kaslara iğne yapılmasıyla uygulanan bir tedavi yöntemidir.Kas-iskelet sistemi ağr...

  • Uzm.Dr. Kadir Göde

    Biorezonans

    Biorezonans

    Biorezonans, vücudun elektromanyetik frekansları üzerinden teşhis ve tedavi yapılmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, vücudun enerji alanını ve titreşimlerini kullanarak hastalıkların...

  • Online Muayenehane

    Online Randevu Al

    Online Randevu Al

    Prof. Dr. İbrahim SarıKardiyoloji Uzmanıhttps://www.dribrahimsari.comProf.Dr.İbrahim Sarı, 1974 yılında Sakarya'da doğmuştur. Lisans öncesi öğrenimlerinin ardından Marmara Üniversitesi...

  • Prof.Dr. Hakan Alagözlü

    HELİKOBAKTER PİLORİ (MİDEDEKİ SİNSİ MİKROP)

    HELİKOBAKTER PİLORİ (MİDEDEKİ SİNSİ MİKROP)

    Helikobakter Pilori (Hp)Prof. Dr. Barry Marshall Helikobakter Pilori’nin gastrit, ülser ve mide kanserine neden olduğunu keşfetmiş ve bu çalışması nedeniyle de Nobel Tıp Ödülünü kazanmıştır....

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof. Dr. Ahmet Emre Süslü

    Tonsillektomi (bademcik) ameliyatında, bademciklerin tamamı alınır mı?

    Tonsillektomi (bademcik) ameliyatında, bademciklerin tamamı alınır mı?

    Tonsillektomi (bademcik) ameliyatında, tonsil (bademcik) dokusunun tamamı alınır, ancak son yıllarda bademcik büyüklüğü olan ve bu nedenle sıkıntı yaşayan çocuklarda bademciklerin bir kısmının alınd...

  • Prof. Dr. Selda Karaayvaz

    Yenidoğan Bebek Sağlığı

    Yenidoğan Bebek Sağlığı

    Çocuk sağlığı izlemleri; büyüme ve gelişimin izlenmesi, beslenme konularında bilgilendirme, yaşa uygun çocukluk çağı aşılarının yapılması, kazaların önlenmesi, geleceğe dair öngörü paylaşımı ile d...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim