•  Soru Sor

    Soru Sor

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)
    GGüvenlik Numarası.

  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com
  • Sağlık İletişim Platformu
  • Hakkımızda
  • ONLINE MUAYENEHANE
  • Videolar
  • Bu Test Nerede Yapılıyor?
  • İletişim

Sağlık

  • Makaleler
  • Sağlık
  • Karbonhidrat bağımlılığı sağlığı tehdit ediyor

Karbonhidrat bağımlılığı sağlığı tehdit ediyor

  • Sağlık İletişim Platformu
  • 3031
  • Sağlık

Karbonhidrat bağımlılığı sağlığı tehdit ediyor

Çikolata, şeker, makarna ya da pizza… Bu ve buna benzer yiyecekleri kontrolsüz şekilde tüketenlerin karbonhidrat bağımlılığına karşı dikkatli olması gerekiyor. Çünkü şeker içeriği yüksek besinlerin istemsizce ve sürekli olarak tüketilmesi bağımlılığa yol açabiliyor.

“Şeker bağımlılığı” olarak da bilinen karbonhidrat bağımlılığı, sağlığı etkileyen önemli bir sorun. Son yıllarda gittikçe artan karbonhidrat bağımlılığının zararlarını ve çıkış yollarını Sağlık Bilimleri Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Elvan Yılmaz Akyüz TRT Haber’e anlattı.

Madde bağımlılığıyla benzer özellikler gösteriyor

Karbonhidrat bağımlılığının tıpkı madde bağımlılığına benzer özellikler gösterdiğini söyleyen Doç. Dr. Akyüz, “Beyinde benzer yolları izlediği, ödül mekanizmasını uyardığı; yani dopamin salınımını vücutta artırdığı saptandı” diyor.
Doç. Dr. Akyüz sözlerini şöyle sürdürüyor:

“Karbonhidratlara duyulan istek beyinde serotonin seviyesini de etkiliyor. Yüksek karbonhidratlı besinler ve şeker tüketildiğinde beyinde serotonin miktarı artıyor. Bir süre sonra rahatlatıcı, haz verici bir etki yaratabiliyor. Yani beyinde ödül mekanizmasını uyarıyor. Kısa süreli mutluluk hormonlarını artırıyor. Böylelikle bağımlılık yapıyor. Morfin benzeri analjezik etki gösterdiği biliniyor. Yapılan çalışmalarda çikolata, şeker ve pizzanın en fazla bu etkiyi gösterdiği bulundu.”

Fotoğraf: Getty Images

İnsülin direnci oluşuyor

Peki karbonhidrat bağımlığının sağlığa nasıl bir zararı bulunuyor? Uzun vadede ciddi hastalıklara sebep olan karbonhidrat bağımlılığının olası etkilerini Doç. Dr. Akyüz şu şekilde anlatıyor:

“Saf karbonhidrat içeren şeker gibi besinler, kan şekerimizi hızlı yükseltiyor. Daha sonra yine aynı şekilde hızlı bir düşüşe neden oluyor. Kan şekerinde dalgalanmalara neden oluyor. Vücut kan şekeri yükseldiğinde insülin salgılıyor. Bir süre sonra ise devamlı yüksek seyreden kan şekerini dengelemek için daha yüksek insülin üretilmesi gerekiyor. Böylece insüline karşı vücutta direnç oluşuyor. İnsülin direnci tedavi edilmezse sonrasında Tip-2 diyabet riskinde artışa neden olabiliyor.”

Yaşanacak bir başka sorun ise, bunun yemek bağımlılığına dönüşmesi. Doç. Dr. Akyüz “Vücut ağırlığında artışa neden olur ya da kilo vermek isteyenler de başarısızlığa neden olur” diyor ve devam ediyor:

“Zaten yeme bağımlılığı olan ve fazla kilo veremeyen, diyetlerinde başarısız olan kişilerde görülüyor. Bu gibi negatif sonuçlar her gün karşımıza çıkabiliyor.”

Fotoğraf: Getty Images


Dengeli ve sağlıklı beslenme uyarısı

Karbonhidrat bağımlılığından kurtulmanın yolu ise basit: dengeli ve sağlıklı beslenme… Doç. Dr. Akyüz, karbonhidrat bağımlılarına şu yolu gösteriyor:

“Her zaman söylediğimiz gibi dengeli ve sağlıklı bir öğün düzeni oluşturmamız gerekiyor. Yine stresi azaltmak ve düzenli uyku da önemli. Dengeli ve sağlıklı öğün oluştururken meyve ve kuruyemişleri vücudumuzun ihtiyacı olduğu kadar tüketmeye dikkat etmemiz gerekiyor. Çünkü meyve şekeri, bir bağımlılık yaratmayacaktır; tam tersi şekere olan ihtiyacı daha da azaltacaktır. Kuruyemişlerden gelecek mineraller de yine aynı şekilde kan şekerini düzenlemeye yardımcı oluyor.”

Spor yapmak da önemli bir ayrıntı. Doç. Dr. Akyüz, “Fiziksel aktiviteyi artırmak büyük önem taşıyor. Yeterli su içmek ve protein kaynaklarından yeteri kadar tüketmek gerekiyor. Çünkü daha yüksek proteinli beslendiğimizde karbonhidrat tüketimimizi daha da sınırlandırabiliyoruz. İştahımızı baskılayabiliyoruz” tavsiyesinde bulunuyor.

İnsülin direnci ya da yeme bağımlılığı oluşan kişiler, bir süre sonra kendilerini kontrol edemiyor. Bu sefer de profesyonel bir destekle sorunu çözme ihtiyacı doğuyor. Bunun yolu ise diyetisyenden geçiyor.
 

Webofisin 4
Webofisin 2
Webofisin 1
Webofisin 3
Webofisin 7
Webofisin 6
Webofisin 5

Doktorlarımızdan

  • Uzm.Dr. Kadir Göde

    Biorezonans

    Biorezonans

    Biorezonans, vücudun elektromanyetik frekansları üzerinden teşhis ve tedavi yapılmasını sağlayan bir tedavi yöntemidir. Bu yöntem, vücudun enerji alanını ve titreşimlerini kullanarak hastalıkların...

  • Prof. Dr. Alpin Güneri MD MSc

    Baş Boyun Kanserleri

    Baş Boyun Kanserleri

    (Bu sayfada yer alan görüntüler hastanın izni ile ameliyathane dışından veya bilimsel yayından elde edilmiştir)Topluca baş boyun kanserleri olarak bilinen kanserler, baş ve boynun içindeki m...

  • Prof.Dr. Turan Uslu

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    Kuru İğne Tedavisi Nedir?

    İMS (Kuru İğne Tedavisi) Nedir ?Şekil olarak akupunktura çok benzeyen ama uygulamalarda farklılıklar gösteren, kaslara iğne yapılmasıyla uygulanan bir tedavi yöntemidir.Kas-iskelet sistemi ağr...

  • DOKTOR İYİLİK GÜZELLİK

    ENDOMETRİUM (RAHİM İÇİ KANSERLER)

    ENDOMETRİUM (RAHİM İÇİ KANSERLER)

    ENDOMETRİUM (RAHİM İÇİ KANSERİ) Rahim içi kanseri nedir?Uterus yani rahmin iç kısmının kanseridir. En sık görülen kadın üreme sistemi kanseridir. Menopoz sonrası yaşlarda, 50-60 yaş, en sık görül...

  • Prof. Dr. Esra Eryaman

    Rinoplasti sonrası koku alma kaybı olur mu?

    Rinoplasti sonrası koku alma kaybı olur mu?

    Rinoplasti ve özellikle rinoseptoplasti (burun içi eğriliğinin de düzeltildiği) operasyonları sonrasında 4-6 hafta koku kaybı olması normaldir. Koku alma reseptörlerinin yer yer dağıldığı ...

  • Uzm.Dr. Melda Bolat Bilsel

    PRP TEDAVİSİ

    PRP TEDAVİSİ

    PRP İLE HÜCRESEL TEDAVİ NEDİR?PRP (Platelet Rich Plasma) platelet yönünden zenginleştirilmiş plazma uygulaması adı verilen tedavi yönteminin kısaltılmış ismidirHastalardan alınan kan ,santrüfüj işle...

  • Prof.Dr. Seher Naz Yeni

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize Nöbetler

    Jeneralize NöbetlerJeneralize nöbetler tüm beyne yayılırlar. En sık rastlanan tipi jeneralize tonik-klonik nöbetlerdir. Halk arasında sara nöbeti denince bu nöbet şekli akla gelir . Kısaca kişi ...

  • Prof.Dr. Hakan Alagözlü

    Gastroenteroloji konusuna giren belirtiler ve hastalıklar

    Gastroenteroloji konusuna giren belirtiler ve hastalıklar

    Yemek borusu (özofagus)Ağza acı su gelmesi, göğüs kemiği arkasında yanma hissi, yutma güçlüğü, yutarken takılma hissi, göğüste yumruk hissi, ağız kokusu olan hastalarda Reflü hastalığı (GÖRD), ...

  • Prof. Dr. Nilda Sütay Süslü

    Parotidektomi Ameliyatı Rİskleri

    Parotidektomi Ameliyatı Rİskleri

    Parotidektomi ameliyatı riskli midir?Parotidektomi ameliyatı, parotis denilen tükürük bezi tümörlerinde yapılan ameliyattır. Parotidektomi ameliyatı, öncelikle yüz siniri ile ilgili bazı riskler taşı...

  • Prof.Dr.Ayşenur Meriç Hafız

    Tükürük Bezi Tümör Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

    Tükürük Bezi Tümör Ameliyatının Riskleri Nelerdir?

    Tükürük Bezi Tümör Ameliyatının Riskleri Nelerdir?Tükürük bezi tümör cerrahisinde en büyük risk geçici veya kalıcı yüz felcidir. Fakat son yıllarda tüm ameliyatlarda kullandığımız sinir...

facebook

Sağlık İletişim Platformu

Sağlığınız için herşey

Sahibi ve Genel Yayın Yönetmeni
Bülent Ergan
Editör
Zafer Karaca
İletişim: 0850 532 5 236
(CEO)Sitedeki tüm harici linkler ayrı bir sayfada açılır.Sağlık İletişim Platformu harici linklerin sorumluluğunu almaz.

İrtibat Bilgileri

  • Marmara Teknopark Tübitak Gebze Yerleşkesi, 41400 Gebze/Kocaeli
  • 0850 532 5 236 (CEO)
  • info@saglikiletisimplatformu.com

Bülten Aboneliği

    Kişisel verilerin korunması kanununu okudum anladım (KVKK)

    saglikiletisimplatformu.com 2025, All Rights Reserved

    • Hakkımızda
    • ONLINE MUAYENEHANE
    • Videolar
    • Bu Test Nerede Yapılıyor?
    • İletişim