Hangi hallerde aşı olmadan önce doktora danışmalı?
Bebek bekleyenler aşı olmalı mı? Kanser hastaları ne yapmalı? Aşı olacakların merak ettiği soruları İç Hastalıkları ve Hematoloji Uzmanı Prof. Dr. Mustafa Çetiner'e sorduk.
Emziren anneler ve hamileler
İlk başlarda hamile ve emziren annelerin aşı çalışmalarına dahil edilmemesi ve yeterli veri olmaması nedeniyle bu gruba aşı önerilmiyordu. Ancak süreç içersinde öneriler de değişti. CoronaVac aşısının veya diğer aşıların, anne sütüyle beslenen bebeğe zarar vereceğine dair bir veri yok. Hatta aşı, anne sütünden az miktarda antikor geçişiyle bebeği bile COVID-19'a karşı koruyabiliyor. Prof. Dr. Mustafa Çetiner, hamilelerde COVID-19 semptomlarının daha ağır geçebileceğini söylüyor:
"En önemlisi hekime danışmak. Hamilelerde COVID-19'un daha ağır seyrettiğine dair çalışmalar mevcut ve hamileler genellikle risk grubunda kabul ediliyor. Hamilelerde ölüm oranının ve entübasyon riskinin daha yüksek olduğu gözlemleniyor. Özellikle de gebelik öncesi var olan şeker hastalığı, astım, yüksek tansiyon gibi ek hastalıklar, annenin ileri yaşta olması ve obezite gibi özellikler daha riskli bir seyir ortaya çıkarmakta. Bulaş ve ağır seyretme riski yüksek olan hamilelerin ilk üç aydan sonra hekimlerine danışarak COVID-19 aşısı yaptırabilecekleri belirtiliyor."
Kalp, akciğer, karaciğer hastalıkları
Aşılarla ilgili çok sorulan sorulardan biri de kronik kalp, akciğer, karaciğer hastalığı olanlar aşı yaptırabilir mi sorusu...COVID-19 bu hasta grubunda daha ağır seyrediyor. Aşı olabilir mi sorusu bir yana, bu kişilerin mutlaka aşı olması gerekiyor.
"Aşı kanser hastalarında güvenli"
Türkiye'de uygulanan CoronaVac aşısı inaktif bir aşı. Yani canlı, aktif bir virüs içermiyor. Aşı bu yüzden kanser hastalarında da güvenli...
"Kanser hastalarında temel endişemiz hem hastalığın kendisinden hem de tedavilerinden dolayı bağışıklık sisteminin baskılanmış olması ve bu yüzden aşıya karşı yeterli bağışıklık yanıtının oluşmama ihtimali... Aktif tedavi almayan kanser hastaları, henüz tedaviye başlanmamış veya takip altındaki kanser hastaları vakit kaybetmeden ve güvenle aşı olabilirler. Vücudun aşıya karşı yanıt verebilmesi ve antikor üretebilmesi için bağışıklık hücrelerine ihtiyacı var. Özellikle ağır kemoterapi alan hastalarda kan değerleri ve enfeksiyonla savaşan beyaz kan hücreleri yani bağışıklık hücre sayıları çok düşüyor. Yeni kemoterapi almış bir hastada bu kan hücre sayılarının normale geldikten sonra aşının uygulanması daha doğru olabilir. Tedavi uzun devam edecekse özellikle tedavi sırasında değil iki kür arasında kan değerlerinin normale geldiği bir dönemde aşı yaptırmak en ideali. Eğer tedavi yakın sürede bitecekse tedavi bitiminden bir ay sonrasına aşı ertelenebilir. Aşı olmak için tedaviye uzun süre ara vermek daha riskli görünüyor. Hekim bilgisi olmadan hastalar aşı öncesi ya da sonrası kendi tedavilerine kesinlikle ara vermemeliler. Özellikle kanser hastalarında yeterli bağışıklık yanıtı oluşmama ihtimali olduğu için aşıdan sonra önlemlere aynen devam etmeye dikkat etmeliler."
Ağrı kesiciler ve antibiyotikler aşının etkinliğini azaltıyor mu?
Ağrı kesicilerin aşı etkinliğini azalttığına dair tartışmalar devam ediyor. Ancak bu tartışmalar her ağrı kesici için geçerli değil. Peki aşı öncesi veya sonrasında ağrı kesici alınabilir mi? ABD Hastalık Kontrol ve Önleme Merkezi, doktorunuza sormadan aşı öncesinde ya da sonrasında ağrı kesici alınmasını ve eğer gerçekten ihtiyacınız yoksa hiçbir şekilde ağrı kesici kullanılmamasını öneriyor.
"Özellikle romatizmal hastalıklarda sıkça kullanılan bizim anti-inflamatuvar dediğimiz ağrı kesicilerde örneğin ibuprofen gibi ağrı kesicilerde ağrıyı azaltmak için bağışıklık sistemini de yavaşlatıcı bir etki söz konusu olabiliyor ve birtakım kimyasal maddelerin salımı bu ilaçlarla önlenebiliyor. Bu nedenle elimizde sınırlı veri olmakla birlikte, aşılamadan önce ve sonra bunların kullanılmaması öneriliyor. Eğer gerçekten kullanmak zorundaysak anti-inflamatuvar özelliği olmayan sadece ağrı kesici özelliği bulunan parasetamol benzeri ilaçları tercih etmek gerekiyor."
Hafif seyreden ateşli veya ateşsiz hastalıklar, hafif seyirli enfeksiyonlar ve antibiyotik kullanmak aşılanmaya engel bir durum olarak kabul edilmiyor. Antibiyotik kullanırken hastalığı ağır geçirenlerinse doktorlarına danışarak aşılamayı ertelemesi gerekebiliyor.
Otoimmün hastalığı olanlar aşı yaptırabilir mi?
Otoimmün hastalıklar, bağışıklık sisteminin bilinmeyen bir nedenle eklemler, cilt gibi çeşitli doku ve organları "yabancı" olarak algılaması şeklinde tanımlanıyor. Otoimmün hastalığı olanlarda genellikle COVID-19'un ağır seyretme ve entübasyon riskinin yoğun olduğu kabul ediliyor. Mustafa Çetiner, bu gruptaki hastaların aşılanmasının oldukça önemli olduğunun altını çiziyor.
"Romatizma ya da otoimmün hastalıklarda kullanılan tedaviler bağışıklık sistemini baskılayıcı ilaçlar. Bu yüzden aşının etkinliğini azaltabileceğine dair kaygılar var. En çok sorulan soru aşı öncesi veya sonrası ilaçlara ara verilmeli mi? Bu sorunun cevabı hastalığın seyrine göre değişiyor. Eğer hastalığınız kontrol altında ve hafif seyirli ise, aşıdan sonra bir iki hafta tedaviye ara verilebileceği öneriliyor. Eğer ağır seyrediyor ve kontrol altında değilse, bu durumda tedaviye ara verilmemeli. Bu kararlar bireysel hasta özelinde düşünülmeli. İlaçları doktorunuzdan habersiz kesinlikle bırakmayın ve ara vermeyin. Mutlaka hekiminize danışın. Kontrolsüz ilaç bırakmak, hastalığın alevlenmesine neden olabiliyor."
Hangi durumlarda doktora danışılmalı?
Hamileler, emziren anneler, kanser hastaları, otoimmün hastalığı bulunanlar, bağışıklık baskılayıcı tedavi alanlar, kortizon alanların aşı olmadan önce doktorlarına danışması gerekiyor.