"Hastanın canlı canlı boğulduğunu gören bir daha maskesini çıkarmaz"
Yeni tip koronavirüs (COVID-19) salgınıyla mücadelede Erzurum Şehir Hastanesi'ndeki yoğun bakım servisinde hastaları iyileştirmek için fedakarca çalışan kalp damar cerrahları, yaşadıklarını anlattı.
Pandemi hastanesi olan Erzurum Şehir Hastanesi'nde Kalp Damar Cerrahi Kliniğinde görevli doktorlar, koronavirüs ile mücadele eden meslektaşlarına destek amaçlı kalp ve damar cerrahi yoğun bakım ünitelerinde COVID-19 hastası bakmak için girişimlerde bulundu.
Gönüllü savaşçılar
Hastane yönetiminin de oluruyla yoğun bakım ünitelerini COVID-19 yoğun bakım ünitesine çeviren cerrahlar, deneyimli personelleriyle yaklaşık 2 aydır salgınla ile mücadelede hastalara hizmet veriyor.
Bu süreçte yaşadıklarını anlatan hastanenin Kalp Damar Cerrahisi Servisi Klinik Şefi Prof. Dr. Mehmet Ali Kaygın, vatandaşların sağlık ordusuna yardımcı olmalarını istedi. Kaygın, "Bu süreçte mutlaka maske, mesafe ve el hijyenine dikkat edilmeli. Özelikle kalabalık düğün, cenaze ve çeşitli merasimlerin yapılmaması, bu ortamlara girilmemesi sağlık çalışanlarını daha iyi motive edecektir" dedi.
"Yoğun bakım yaş ortalaması 60'tan 30'lara kadar düşüyor"
Prof. Dr. Kaygın, yoğun tempoda çalıştıklarını belirterek, hasta yükü ve sayısının artmasıyla sağlık çalışanlarında tükenmişlik sendromu olduğunu dile getirdi. Hastaların yoğun bakıma son aşamada getirildiğini aktaran Kaygın, şunları kaydetti: "Vatandaşlar, yoğun bakımda COVID-19 hastalarının hayatta kalmak için verdiği mücadeleyi ve çektikleri ızdırabı görse yatakta bile maske takar. Hastaların yoğun bakım yaş ortalaması da 60'tan 30'lara kadar düşmekte. 'Bana bir şey olmaz' mentalitesiyle bu hastalığı yenemeyiz. Hastaların yaşama tutunabilmek için yoğun bakımda verdiği mücadeleyi inşallah kimse yaşamaz."
"Müdahale etmezsek kısa sürede hayatlarını kaybediyorlar"
Kalp Damar Cerrahı Prof. Dr. Özgür Dağ da "Yoğun bakımda hasta canlı canlı boğulduğunu hissediyor. İnsanlar o sahneyi görse bir daha maskesini çıkarmaz. Ayrıca klinik olarak entübe edilen hastaların oksijen ihtiyacını akciğerleri sağlamadığı durumlarda EKMO cihazına bağlayarak müdahale ediyoruz. Bunlara müdahale etmez isek kısa sürede hayatlarını kaybediyorlar" ifadelerini kullandı.
Kalp Damar Cerrahı Uzman Dr. Işıl Dayı ise yoğun bakımda önceliklerinin hastalar olduğunu, koruyucu kıyafetler, yüz siperliği ve maskelerle yoğun bakımda çalışmanın ve nefes almanın zorluğunu belirterek, şöyle konuştu:
"Yüzümüzde maske izleri kalıyor. Koruyucu ekipmanla hareket etmesi ve saatlerce çalışmak da çok zor. Halkımızdan ricamız maskelerini takıp sosyal mesafeye dikkat etmesi. Annemi ve babamı göremiyorum, izole yaşantımız var. Yoğun bakımda insanların göz göre göre nefes alamaması ve bizim onlara bütün tıbbı müdahaleyi yapmamıza rağmen bu durumlarına engel olamamak çok acı."